15 Nisan 2010 Perşembe

Yani diyor ki.


1.De ki partizanlığın dili birdir, Şüphesiz otobüsleri yakıp sağı solu taşlayan zihniyetle, "Helal olsun nası kodu yumruğu ama bilaaaader" zihniyeti aynıdır. Onlara ne büyük azablar müjdelenmiştir. De ki, Ey Adem, "ama onlar yapıyolebelebüp" sözündeki "onlar" neyse, sen de o'sun. Şiddeti yekleştirmeyip, hep "öteki"ne mahsus görenler var ya, vay onların haline.

2.Ey insanlar, elmayla armudu karıştıranları, ajitasyonla olayları çarpıtanları, her şeyi "tek bir bakışla" aynı potada eriten mermer fikirleri görmez misiniz? Terörist, Anarşist, Vatanperver, Kahraman, Hain gibi yaftaları sakız gibi çiğneyen bu gafilleri görmez misiniz? Vay onların haline ki, onları hesap zamanı kimse kurtaramayacaktır.

.
3.Şüphesiz ki Tayyib, ulular ulusudur.

4.De ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Recebi, Tayyibi ve Erdoğanıyla bölünmez bir bütündür.

5.O ki, piyasa yaşasın, sistem emsin, babalar sevinsin diye ne çileler çekmiştir.

6.Haykır, ben öyle malım ki, "En az üç çocuk yapın" lafı ile daha çok işgücü, daha az masraf mantığı sonucu emek sömürüsünün yaygınlaşmasının hiçbir alakası olmadığına inanıyorum ve belime abanıyorum.

7.Onlar ki(haklarının gaspına direnip, kış ortasında Ankara'da yüzlerce haklı çığlığı bir araya getiren işçiler) tekere çomak sokmakla "devletin bütünlüğüne" zarar mı verecekler?

8.Bu sözlere "uydurmadır" diye inanmayan (gafiller), size Recebin ve Tayyibin ne olduğu defalarca gösterilmedi mi? İnkara devam mı edeceksiniz?